Büro personeli ilanında sekiz kişilik kadrodan yalnızca biri kadınlar için ayrıldı. Erkek personeller için açılan ilanların detayında ise “Yalnızca erkek adaylar başvuru yapılabilir” ifadeleri yer aldı. Böylelikle üniversitenin açtığı 30 kişilik personel alım ilanının 10’unda “erkek” olma şartı aranırken ilanların yalnızca birine sadece kadınlar başvurabilecek. Aranan şartın, kadınlara karşı iş yaşamında ayrımcılık oluşturan bir uygulama olması ise dikkat çekti.
‘ERİL ZİHNİYET’
Konuya ilişkin Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Canan Güllü, Türkiye’nin 1986 yılında Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’ni imzalamış olduğunu hatırlattı. Güllü, “Bu ayrımcılığın ana nedeni kadını birey olarak görmeyen, anayasada yazılı olan eşitliğin gerçek hayatta uygulanmamasını sağlayan, kendini kadından üstün gören eril zihniyetin mücadelesidir” dedi. Ayrımcılık dilinin suç olduğunun ve ceza verilmesi gerektiğinin altını çizen Güllü, “Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum: Birinin istediği erkekler bu işlerde ön alacak, kızlar erken yaşta zorla evlendirilecek; erkekleri de onlara ayarlanmış kadrolarda mı çalışacak. Hayal ettiğiniz ve hayata geçirdiğiniz ülke bu mu?” tepkisini gösterdi.